Türkiye Barolar Birliği (TBB), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Kararlarının Niteliği ve Uygulanması Sempozyumu düzenledi.
TBB Avukat Özdemir Özok Kongre ve Kültür Merkezi’nde 10 Aralık İnsan Hakları Günü dolayısıyla düzenlenen sempozyumun açılışında konuşan Birlik Başkan Yardımcısı Sibel Suiçmez, 10 Aralık Evrensel Beyannamesi’nin kabulüne değindi. İnsan Hakları, insan haklarının dönüm noktasıdır.
Bildirgenin tüm insanlığı ortak bir aile olarak gören, ayrımları ortadan kaldıran, zorluklara birlikte göğüs germeyi önemseyen bir bakış açısına sahip olduğunu vurgulayan Suiçmez, imzalandığı günden bu yana iki dünya savaşından ve yaşananlara rağmen insanlığın ders almadığını vurguladı. deklarasyonun iyi niyetli sözleri, ayrımcılık ve eşitsizlik hala bir insanlık onuru ihlalidir. ezilmeye devam ettiğini söyledi.
Coğrafyamızın onlarca yıldır savaşlar ve çatışmalarla sarsıldığına, Avrupa’nın göbeğinde savaşın halen devam ettiğine işaret eden Suiçmez, şunları kaydetti:
“Dünyada milyonlarca insan, en temel insan hakları olarak tanımlanan haklardan mahrum bir şekilde yaşamlarını sürdürmektedir. Mülteciler, büyük bir insanlık dramı mağduru olarak, kozmik bildiri hazırlamakla övünen ülkelerin politikalarının nesnesi haline gelmektedir. insan hakları metinlerinin hazırlanmasının arkasında yüzlerce yıllık bir hak mücadelesi olduğunu biliyoruz.Bu metinlerin uygulanmasını sağlamak için insan hakları savunucularının devam etmesi gerekiyor. yılmadan, yılmadan çaba sarf ediyorlar” dedi.
TBB Yönetim Kurulu Üyesi Ercan Demir, 10 Aralık İnsan Hakları Günü’nün hukukçular için ayrı bir öneme sahip olduğunu belirterek, sempozyum konusunun hukukçular arasında akademik bir tartışma konusu olmadığını belirterek, Türkiye’de son yıllarda AİHM kongre kararları ve kararlarının çok önemli olduğunu vurguladı. bir kez daha bağlayıcıdır. vurgulamak amacıyla belirlendiğine dikkat çekmiştir.
Cumhuriyetin 100. yılında uluslararası sözleşmelerin uygulanması, temel hak ve özgürlükler ve mahkeme kararlarının tartışılmasından utandığını belirten Demir, Türkiye’nin bu durumu Türkiye Barolar Birliği’nin desteğiyle aşacağını kaydetti. demokratik hak ve özgürlükler ve kurumlar.
